Blog

İstanbul’da ‘Marka Tescilinde ve Korumasında Uluslararası Uygulamalar Sempozyumu’ Düzenlendi

Posted on: 6 Nis 2013
no comments

İstanbul Ticaret Üniversitesi, Fikri Mülkiyet Hukuku ve Rekabet Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi ile düzenlenen “Marka Tescilinde ve Korumasında Uluslararası Uygulamalar Sempozyumu” 07–08 Aralık, 2012 tarihlerinde İstanbul Ticaret Üniversitesi Eminönü Kampusunda gerçekleştirilecektir.

Sempozyum açılışında konuşan Türk Patent Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Habip ASAN, üniversiteleri sınai mülkiyet sistemine entegre etmenin ve sınai mülkiyet sisteminin en önemli aktörlerinden biri haline dönüştürmenin Türk Patent Enstitüsü’nün öncelikli amaçlarından birini oluşturduğunu, uluslararası ticaretin ve dolayısıyla küresel rekabetin en önemli unsurlarından biri olan uluslararası marka tescili ile ilgili bu etkinliğin de sınai mülkiyet sistemine bu anlamda katkı sağlayacağını belirtti.

Prof. Dr. Habip ASAN, Avrupa Patent Ofisi ve Türk Patent Enstitüsü işbirliğiyle uygulamaya konulan “Üniversitelere Sınai Mülkiyet Bilgisinin Yaygınlaştırılması Projesi” çerçevesinde yapılan çalışmalarla üniversitelerin sınai mülkiyet sistemine entegre edilerek sistemin en önemli aktörlerinden biri haline getirilmesi yolunda önemli mesafe kat edildiğini söyleyerek yapılan diğer çalışmalar hakkında bilgi verdi.

Ar-Ge’den, planlamaya; üretimden, pazarlamaya; modadan, tasarıma, bir ürüne üretim sürecinde yapılan bütün yatırımların tüketiciye sunulma aracı olarak markaların önemini her geçen gün artırdığına işaret eden Prof. Dr. ASAN, marka ve markalaşma kavramlarının, firmalar için faaliyet alanlarının en önemli değişkeni konumuna geldiğini ifade etti.

Yönetim teorisyenlerinin 1980’li yıllarda ortaya koymuş olduğu “başarılı şirketler, öncelikli olarak ürünler yerine markalar üretmelidir” fikrinin ne kadar yerinde olduğunun bugün daha iyi anlaşıldığına dikkat çeken Prof. Dr. ASAN, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Güçlü markalar, hiç kuşkusuz güçlü bir altyapıya, uzun ve zahmetli çalışmalara, büyük maliyetlere gereksinim duymaktadır. Bütün bu çabaların sonucunda ortaya çıkan markaların, etkin bir şekilde korunması zaruridir. Bu sebeple, bugün dünyada marka korumasına büyük önem verildiğini ve bunu sağlamaya yönelik olarak ciddi önlemlerin alındığını görmekteyiz.”

“Marka taklitlerine karşı mücadelenin ve marka korumasının en etkin yolu, hiç kuşkusuz markaların tescil edilmeleridir. Zira marka sahiplerine marka yasaları ile getirilen haklar, ancak tescil yoluyla elde edilebilmektedir. Uluslararası ticaretteki gelişmelere paralel olarak, firmaların dünyanın hemen her bölgesine ürün pazarlamaya başladığı bir dönemde, markaların sadece ulusal düzeydeki tescillerinin yeterli olmayacağı, etkin bir marka koruması için hedef pazarların tamamında marka koruması sağlanmasının gerekliliği aşikârdır.”

“Üretim ve pazarlamanın yapıldığı hedef pazarlarda marka koruması elde etmeyen firmalar, üretimlerinin durdurulması, pazardaki ürünlerinin toplatılması, tazminat ve hapis cezaları gibi risklerle karşı karşıya kalmaktadırlar. İşletmelerin bütün bu riskleri bertaraf edebilmeleri, etkin marka stratejilerine sahip olmalarından geçmektedir. Bu stratejilerin ön koşulu olarak, başta uluslararası tescil uygulamaları olmak üzere, diğer ülkelerin marka tescil süreçlerinin bilinmesi gerekmektedir. ”

Prof. Dr. Habip ASAN, Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023 yılı hedeflerinin ön sıralarında 10 küresel Türk markası oluşturmanın yer aldığını hatırlatarak, tescil ile korunan yerli markalarımızın uluslararası pazarlarda tanıtılması, ayrıca işletmelerimizin çıkarlarını ve markalarımızı uluslararası düzlemde korunmasını ve geliştirilmesini sağlayacak mekanizmaların oluşturulması yoluyla bu hedefe ulaşılabileceğini söyledi. Markaları da içerisine alan sınai mülkiyet sisteminin, sınai mülkiyetin üretilmesi, tescil edilmesi, uygulanması ve ticarileştirilmesi aşamalarını içeren oldukça kapsamlı ve son derece dinamik bir alan olduğunu, bu dinamik alanda sadece tescil faaliyetiyle yetinmenin, istenilen sonuçların alınmasını sağlayamayacağını belirtti.

Kurumlar arasındaki güçlü işbirliği ve koordinasyonun gerekliliğine belirten Prof. Dr. ASAN, 2006 yılında OHİM nezdinde, 2 İngiliz işadamı tarafından tescil ettirilen “Atatürk” markasının, geçtiğimiz ay iptal ettirilerek ülkemiz lehine sonuçlandırılmasında, kurumlarımız arasındaki güçlü işbirliği ve koordinasyonun etkili olduğunu dile getirdi.

2 gün boyunca devam edecek ve 5 oturumda gerçekleştirilecek sempozyumda, uzmanlarca, Uluslararası Marka Tesciline İlişkin Madrid Sistemi, Amerika’da Marka Tescili ve Koruması, Topluluk Marka Tescili ve Hak Sahiplerine Sağladığı Avantajlar, Almanya’da Başarılı Marka Korumasının İpuçları, Japonya’da Marka Tescili ve Koruması konuları ele alınacak.

Ayrıntılı Bilgi ve Program

Tags: , , ,